Garip Bir İntikam Hikayesi! (Oktay 22 Y., Afyon)
Ben Oktay,
üniversitede okuyan, gelene geçene çakma derdinde olan, 22 yaşında,
1.77 boyunda, kumral ve yakışıklı biriyim. Bu garip intikam
hikayesi şöyle başladı: Ev arkadaşım Ersin'le birlikte
üniversiteden Nagihan ve Selma adında iki verişken kız
düşürdük. İkimiz de Nagihan'ı sikmek istiyorduk, Nagihan daha
alımlıydı, memeleri daha küçüktü ama yüzü çok güzeldi, yani
kendine özgü bir seksapalitesi vardı. Selma'nın ise memeleri ve götü
kocamandı, ama yüzü pek güzel değildi. İkisi de esmer idi. Bu
iki kızı eve attık, yemek yedik, içki içtik. Klasik muhabbetten
sonra, bakireliği nasıl kaybettik ağlamaları. Kollarda
teselli kısmında Ersin kaptı Nagihan'ı. Onlar salonda
yiyişmeye başlayınca, mecburen ben de Selma'yı alıp
odama götürdüm ve siktim. İyi sikişiyordu kaltak, zevk aldım,
özellikle kucağımda zıplarken memelerini emmek çok keyifliydi.
Sabah duşta Nagihan'ı çıplak gördüm, ama sikemedim, vermedi
kaltak...
Ersin'in
handikapı nişanlısı Nehir'di. Ela gözlü,
sarışın, harika fizikli, çok sexy bir hatun idi Nehir. Liseden
beri birbirlerine deli gibi aşıktılar. Bize yakın bir
ilçede okuyordu, sık sık gelirdi Ersin'i ziyarete. Nagihan'la
Selma'yı sikmemizin üstünden iki hafta geçmişti. Bizim esmer
orospuların ağzı durmamış, Nehir mevzuyu duymuş
ve olay kopmuştu. Nehir bize her geldiğinde odalarına çekilip
sabaha kadar sikişirlerdi, inlemeleri uyutmazdı beni. Ama bu sefer
geldiğinde sabaha kadar tartışıp kavga ettiler. Nehir'in
Ersin'e ettiği ağza alınmayacak küfürler, ağır
tehditler, intikam yeminleri, Ersin'in affedilmek için köpek gibi
yalvarmaları uyutmadı beni. Nehir aslında kibar, hanım
hanımcık bir hatundu, ama o gece bir erkekten bile beklenmeyecek
küfürler ve tehditler savuruyordu Ersin'e, aldatılmayı gururuna
yedirememişti kızcağız. Olayın benimle hiç alakası
olmadığı halde ben bile tırsmıştım Nehir'in
bu halinden...
Sabah Nehir,
Ersin'e, "İki gün süren var orospu çocuğu, düşün
taşın kararını ver!" diyerek, kahvaltı bile
yapmadan kapıyı çarpıp evden çıkıp gitti. Ersin'e
sordum, "Noluyor lan?" diye. Ersin'in hali içler
acısıydı, ağlamaklı bir halde, "Ben bittim,
mahvoldum! Nehir nişanı bozacak, nişan bozulursa da abileri beni
yaşatmaz, sadece benle de bitmez bu iş, anneme ve
kızkardeşime de kötülük yaparlar. Abileri mafya gibi, çok belalı
insanlar!" dedi. Ben de, "Ee, ne duruyorsun o zaman, arkasından
git kızın, yalvar, gönlünü al, barışın!" dedim.
Ersin, "Durum bildiğin gibi değil, barışmak için
bazı şartlar koştu!" dedi.
Ben de,
"Yerine getir o halde kızın şartlarını!"
dedim. Ersin, "Nasıl yerine getireyim, olmayacak şeyler
istedi!" dedi. "Ne gibi?" dediğimde, "O da beni
aldatacakmış, hem de benim bulacağım biriyle ve gözümün
önünde, ben izlerken sikişecekmiş. Dahası da var, ama o şartını
kimseye anlatamam. Anca isteklerinin hepsini yerine getirirsem beni
affedecekmiş!" dedi. Ben tabii şoklardayım. Ersin kara kara
düşünüp, "Nehir bana iki gün süre verdi, iki günde kimi
bulacağım? Hem ben elin adamına gidip nasıl 'Nişanlımı
siker misin?' derim?" dedi.
Aslında ben
dünden razıyıdım Nehir'i sikmeye, kızı daha ilk
gördüğümde resmen ağzımın suyu akmıştı. Ama
bunu Ersin'e öneremezdim. Onun yerine, "Harbiden işin zor!"
diyebildim. Ersin biraz sessiz kaldıktan sonra, "Sen yapar
mısın?" diye sordu. Ben şaşırmış gibi
yaparak, "Anlamadım? Benden Nehir'i sikmemi mi istiyorsun? Yapamam,
başka birini bul, arkadaşın nişanlısını
sikmek bizim kitabımızda yazmaz!" diye yalandan racon kestim.
Ersin de, "Kimi bulayım lan? Hem sen olayın iç yüzünü biliyorsun
zaten..." diye yalvarmaya başladı. Sonunda ben de mecburiyetten
kabul etmiş ayağına yatarak kabul ettim...
Cuma
akşamı Nehir eve geldi, elinde bir de sporcu çantası vardı.
Nehir'in yüzü hiç gülmüyordu, bana selam bile vermemişti. Ersin'e
duyduğu öfke ve intikam kararlılığı gözlerinden
okunuyordu. Salona geçince bana, "Demek beni sen sikeceksin? Ama bütün
kontrol bende olacak, tamam mı?" dedi. Ben, "Tamam!"
deyince, Ersin'e, "Nerde siktin o kaltağı lan götveren?" diye
sordu. Ersin salondaki kanepeyi gösterdi. Nehir bir sandalye alıp
kanepenin önüne koydu, Ersin'i oturttu. Sonra çantadaki sürprizler başladı.
İp çıkardı, Ersin'in ellerini bağladı.
Kollarını kaldırıp, tişörtünü sıyırıp
kafasından ensenine aşırdı tişörtü. Sonra pantolunu
çıkardı, "Hareket etmeden izleyeceksin götüne koyduğumun
piçi!" deyip ayaklarını da iple bağladı.
Sonra da Ersin'in
karşısında benimle ayakta öpüşmeye başladı. Öpüşürken
birden durup, Ersin'e, "Gözlerini benden ayırma piç!" deyip
tekrar benimle ateşlice öpüşmeye devam etti. Biraz öpüşüp,
striptiz yapar gibi üzerinden bir parça giysi çıkarıyordu. Sutyenini
çıkardığında ise memelerini emdirdi bana. Ben memelerini
emerken, Ersin'e sürekli, "Buraya bak lan orospu çocuğu!"
diyordu. Eteğini ve külodunu da çıkarıp
çırılçıplak kaldıktan sonra da benim elbiselerimi
çıkardı, beni de çırılçıplak bıraktı. Sikim
çoktan kalkmıştı tabii. Dudaklarımdan öperek önümde
çömeldi, sikimi yaladı biraz. Sonra çantadan kondom çıkarıp
sikime taktı.
Kanepeye
sırtüstü uzanıp bacaklarını ayırdı ve
"Amım güzel mi?" diye sordu. Ben yutkunarak, "Çok
güzel!" diyebildim. "Yalamak ister misin?" dediğinde cevap
bile vermedim, hemen yumuldum amına, yalamaya başladım. O anda
Ersin'in yanımızda olduğunu bile unutmuştum,
şapırdata şapırdata ve müthiş zevk alarak
yalıyordum. Nehir de Ersin'e, "İyi bak lan piç, ihanet
ettiğin amı nasıl yiyorlar!" deyip, durmadan, "Ohhhh,
yala erkeğim!" diye inliyordu. Ben önce Nehir'in Ersin'i
kızdırmak için yalandan inlediğini düşünmüştüm, ama
başımı amına bastırarak kasılıp titreme
başlayınca gerçek olduğunu anladım. Az sonra zaten orgazm
olup amının sularını ağzıma akıttı...
Orgazm titremeleri
bitince beni üstüne çağırdı, amının suları
bulaşmış dudaklarımı yalayıp öptü. Elini sikime
atıp, sikimi amının girişine yerleştirdi. Bana sadece
yüklenmek kalmıştı. Yüklenip hepsini soktuğumda, "Ohhhh!"
diye inledi. Ben sikmeye başladığımda, "Ohhhh,
keşke kızlığımı bu götverene değil de sana
verseymişim, sik erkeğim, bu gavat bu amın kıymetini
bilmedi, ohhhh!" dedi. Ersin, "Nehir..." dediğinde,
"Sus lan götveren, konuşma, izle sadece!" diye
bağırdı. O an Nehir'in gözlerindeki öfkeyi görmek beni bile
ürkütmüştü.
Ersin'e olan
öfkesi bir türlü geçmiyor, "Bu onursuz gavat her haltı yer, sonra
pişmanlıktan anasını bile siktirir!" diyordu. Ersin
yine, "Nehir..." diye ağlamaklı bir ses
çıkarınca, Nehir, "Sus lan piç!" diyerek beni üstünden itip
ayağa kalktı. Ersin'in karşısına dikilip,
dişlerini gıcırdatarak, "Memlekette olsaydık ananla
bacını da siktirirdim, var mı lan itirazın?" deyince,
Ersin sadece hayır anlamında başını salladı.
Nehir bu sefer kucağıma oturdu ve sikimi amına aldı,
öpüşerek sikişmeye devam ettik. Üstümde inleyerek hırsla
zıplarken bana da hayatımın en keyif aldığım
sikişmesini yaşatıyordu...
Sonra kalkıp
kucağıma ters oturdu, sikimi yine amına alıp Ersin'in
gözünün içine bakarak üstümde zıplamaya başladı. Bir süre sonra
durup, "Götümü beğendin mi? Sikmek ister misin?" diye sordu.
Beğenmeyi bırak, normal şartlarda Nehir'in götünü sikebilmek
için kendi götümü bile feda edebilirdim. Ama sadece, "Hı
hı!" dedim. Nehir, "Götüme bu gavat koyamadı, ama sen
koyacaksın!" dedi. Ersin'den itiraz gelince kucağımdan
kalkıp, "Senin fikrini soran olmadı götveren!" diyerek bir
tokat yapıştırdı. Sonra ellerini Ersin'in dizlerine koyup
domaldı ve bana, "Hadi koy götüme, sik götümü!" dedi.
Ayağa
kalktım, götünün yanaklarını ayırıp göt deliğine
türkürük bıraktım. Sikimin başını deliğine
dayayıp bastırmaya başladım. Götü hiç sikilmediği için
girmekte zorlanıyordum. Ben zorlarken Nehir de götünü sikime
bastırıyordu. Derken Nehir'in, "Ağhhhhh!" diye
acı feryadıyla birlikte götünü yara yara girmeye başladım. Nehir
hem acıyla bağırıyor, hem de hırsla götünü sikime bastırıyordu.
Köküne kadar soktuğumda biraz zevkini çıkarayım diye içinde
beklerken, Nehir, "Hadi, ne duruyorsun, siksene!" dedi. Ben de götüne
pompalamaya başladım...
Ben Nehir'in
götünü büyük bir zevkle sikerken ara sıra Ersin'e bakıyordum, yüzünde
garip bir ifade vardı. Az sonra Nehir, "Şuna bak hele,
götverenin siki kalktı! Evleneceği karıyı
kucağında sikiyorlar, siki kalkıyor onursuz piçin!" diyerek
Ersin'in boxerini indirdi. Ersin galiba Nehir sakso çekecek veya eliyle
boşaltacak diye umutlanmıştı, ama Nehir, "Nah
dokunurum sikine!" diyerek umutlarını kırdı. Ben bu
arada Nehir'in götünü sikmeye devam ediyorum. Nehir elini amına atıp
hızlı hızlı okşayarak benden de hızlanmamı istedi,
orgazm olmak üzereydi galiba. Hızlandım. Nehir'in orgazm titremeleri
başlayınca ben de boşaldım. Hayatımın en
yoğun boşalmasıydı, döllerim kondomu delecek gibiydi.
Nehir'in götünden çıktım. Ersin siki kalkık
kaldı, ama Nehir'in sürprizi bitmemişti. Bana, "Bu piçe neden götveren dediğimi göreceksin şimdi!" diyerek çantadan strapon
çıkardı. Ersin, "Lütfen Oktay'ın yanında yapma!"
dese de Nehir dinlemedi, straponu beline bağladı. Sikimdeki kondomu
çıkarıp strapona taktı, döllerimi strapona sürüp kondomu çıkardı.
Benim dölümle Ersin'in götünü sikecekti, çok ağır bir intikamdı.
Ersin'in ayaklarını çözüp, tüm yalvarmalarına rağmen
sandalyeden kaldırıp kanepeye domalttı. Arkasına
yanaşıp straponu götüne tek seferde kökledi. Ersin'in bu kadar kolay
almasına hayret etmiştim, sesi bile çıkmamıştı.
Nehir küfürler
ederek hırsla sikiyordu Ersin'in götünü. Bir ara durup, "Söyle lan
götveren, beni birdaha aldatacak mısın?" diye sordu. Ersin,
"Yemin ederim birdaha asla aldatmayacağım! Lütfen
aşkım durma, devam et!" deyip götünü strapona doğru
bastırınca ben şok oldum. Nehir, "Hadi iyisin yine!
Şimdilik affediyorum, ama birdaha dişi sineğe bile
baktığını duyarsam abilerime havale ederim seni!"
diyerek sikmeye devam etti. Az sonra Ersin böğürür gibi ses
çıkarınca Nehir tekrar durdu. O anda farkettim, Ersin
boşalmıştı, dölleri kanepenin üstüne damlıyordu.
Ben şaşkın
şaşkın bakarken toparlandılar. Nehir önce Ersin'in ellerini
çözdü, sonra da belindeki straponu çıkarıp öpüşmeye
başladılar. Onları izlerken sikim kalkmıştı. Ben
artık bundan sonra hep üçlü sikişiriz diye düşünerek
yanlarına gidip Nehir'in götünü avuçladım. Ama Nehir elimi tutup,
"Bir daha bana dokunursan kırdırırm o elini! Bu akşam
yaşananları da unut, bir daha olmayacak! Şimdi kaybol, gözüme
görünme!" dedi. Bir şey diyemeden boynumu büküp odama gittim :(
[Oktay]
|